Teröre karşı son yılların en kapsamlı harekatı başlamışken, Çözüm süreci ile bölge halkı devleti ile barışmışken, yatırımlarla güneydoğu hızla kalkınırken, Anaların gözyaşları yerini sevinç zılgıtlarına bırakmışken birileri hiç boş durmamış birkez daha anlaşıldı. HDP’li belediyelerin Kanalizayon çalışması var deyip örgüte döşettiği mayınlar, Ambulanslarla devam eden uyuşturucu sevkiyatları, Cenaze arabalarına cansız mankenlerin olduğu tabutlara gizlenen silah, bomba malzemeleri ve birçok şeytanın aklına gelmeyecek şey..... İŞİD’e karşı mücadele de kahraman gibi gösterilen PKK, PYD adı artık herneyse Amerikanın ve koalisyon güçlerinin verdiği silahları şimdi görüyoruz ki bize doğrultmuş vaziyette.... Herşeyin sorumlusu ne gariptir ki seçilmiş Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gösterilmekte. Ankara barosu pkk ile asker savaşmasın diyor. Muhalefet sarayın askerleri diyor, sorumlu Erdoğan diyor. Peki bu dişinin kirasını isteyen örgüte kim dur diyecek. Ordaki insanların hakkını hukukunu kim muhafaza edecek. Böyle siyaset olmaz, askerimiz, güvenlik güçlerimiz, paralel olmayan polislerimiz ve özel timlerimiz görevinin başındadır. Evet tepkiliyiz, acımız büyük ama vakarımız daha büyük olmalı. Evet üzüntülüyüz ama kararlılığımız daha net olmalı. Başbakanımız açıklamasında o dağlar teröristlerden temizlenecek diyor. Çünkü temizlenmemesi için bir neden bir engel kalmadı. 13 yılda onlar boş durmadıysa biz de boş durmadık. Yerli insansız hava araçlarımızla, Göktürk uydumuzla, Atak helikopterlerimizi yaparak amerikan isitihbarat paylaşımları yerine kendi istihbaratlarımızla artık boş dağları değil terörün inlerini bombalıyoruz. Anlık yer değişimlerini takip edip nokta operasyonlar yapıyoruz. Bunun en açık göstergesi 2000 den fazla PKK’lının gebertilmesidir. Bu kadar net adımlar atılırken muhalefet partilerinden birisi de çıkıp hükümetin yanındayız diyemiyor. Peki kimin yanındasınız. Hdp’yi anladık sırtını PKK’ya dayamış, Chp’yi de anladık o da malum yerlere dayamış ama Mhp’yi anlayamıyoruz. O nereye dayamış. Hiçbir koalisyon teklifine evet demeyen, seçim hükümetinde yer almayan ve ilk meclis oylamasında chp, hdp ile hayır diyen bir parti. Herkes aklını başına alarak bir düşünmeli ve 1 Kasım’a öyle gitmeli. Yoksa sonucun 7 Haziran akşamından farklı olacağını düşünmüyorum. Şehitlerimize rahmet diliyorum, Ailelerine sabırlar diliyorum. Herkes sağduyulu olmalı,provakasyonlara kapılmamalı, Hükümet görevinin başında, Orduve emniyet güçlerimiz görevinin başında sana tek düşen iş var kahraman askerlerimiz için dua etmek .... zor günlerden geçiyoruz ama inşallah neticesi azim olacak. Şerler def olacak hayırlar feth olacak.