Bir hafta öncesi hepimiz Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Abdullah Bin Zayed Al Nahayan tarafından atılan Osmanlı Paşasına yönelik suçlamalar içeren ve suçlamalar üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef alan açıklamalarda bulunmuştu. Zihinleri tazelemek adına açıklamayı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanıtını yeniden aşağıda paylaşıyorum. Akabinde bir konuya da eğilmek istiyorum. “1916 yılında Fahri Paşa'nın Medine-i Münevvere halkının mallarını çaldığını, halktan bazı kişileri İstanbul’a kaçırdığını, Şam'dan İstanbul'a seferberlik ilan ederek, Medine'deki el yazması eserleri çaldığını biliyor muydunuz? İşte Erdoğan'ın dedelerinin Müslüman Araplarla ilişkisi buydu" ifadesini kullanmış hemen ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Abdullah Bin Zayed Al Nahayan’a ‘’Fahreddin Paşa’nın Medine’den ya da Medine halkından hiçbir şey çalmadığını söyledi. Cumhurbaşkanı, “Utanmadan sıkılmadan Erdoğan’ın ecdadının mukaddes emanetleri oradan çalarak İstanbul’a getirdiğini söyleyecek kadar hezeyan içinde olan o zavallılar, bunun adı çalmak değil orayı işgale gelenlerden onları korumaktır. Ne adına? Şehit olmak adına” dedi. Evet, açıklamalar böyleydi. İlkokul, ortaokul, lise ve üniversite bitirmiş bir birey olarak hangi tarih dersinde, hangi tarih kitabında, hangi ösym sınavında Fahreddin Paşa ile ilgili bir soru, bir cümle, bir paragraf hatta sorular içinde bir şık gördünüz. Hangi tarih öğretmeni Fahreddin Paşayı öğrencilere anlattı. Ben görmedim gören varsa çıksın söylesin…. Gelin hep beraber düşünelim kendini bilmez bir ülkenin kendini bilmez bir bakanı kendini bilmez bir sıfatla Osmanlı Paşası Fahreddin Paşa’nın ismini ağzına alacak. Ve biz bu ismi ilk kez kendini bilmez bir ağızdan duyacağız paşamızı hırsızlıkla suçlayacak ve biz aa! böyle bir paşamı varmış acaba yapmış olabilir mi diye 1-2 sn de olsa zihnimizden geçireceğiz. Evet düşünelim neden tarih kitaplarımızda Medine Müdafaasından bahsedilmez, bizim kitaplarımızı kim yazdı hadi müfredatı değişmek zor oluyor diyelim. Gelin okullarımıza yeni bir ders koyalım. Adı Türk Kahramanları Dersi olsun. Konularında Selçuklu, Osmanlı, Karahanlı, Göktürk, ne kadar Türk devletlerine hizmet etmiş, savaşlarda büyük kahramanlılar göstermiş Padişahları, Paşaları, Uç Beyleri, Sadrazamları, Şehzadeleri, Akıncıları, Yeniçerileri anlatalım. O safi temiz beyinleri tarihle ecdadıyla daha fazla hemhal edelim. Bunu yaparsak göreceksiniz ki Avrupa’nın Amerika’nın yalancı kahramanları (Örümcek Adam, Hulk, Süperman,…vb) yerine 2 yıl 7 ay Medine’yi çekirge yiyerek çok zor şartlar altında savunan Fahreddin Paşayı, Plevne kahramanı Osman Paşayı, Çin’de Türk İhtilali yapan Kürşad’ı örnek alacaklar kendi kahramanlarıyla övünecek ve Türk olduğundan daha fazla gurur duyacaktır. Bu vesile ile geçmişten günümüze aziz Türk Milletine hizmet eden hakanları, sultanları, padişahları, paşaları, sadrazamları, komutanları, akıncıları, yeniçerileri ve devlet adamlarını saygı ve rahmetle yad ederim.