Uzunca bir aradan sonra tekrar sizlerle bir araya gelmenin mutluluğunu yaşıyorum. Bazı sağlık sorunları nedeniyle bir süre ara vermek zorunda kalmıştım ama yönetim sağ olsun köşemizi çıkarmamışlar.

Son günlerde ülkemizde yaşanan olaylar zincirine birazcık da olsa ışık tutmak istiyorum.

Malumunuz patlamalar, güneydoğu illerimizde ilçelerde sokağa çıkma yasakları, terör örgütü ile mücadele derken gündem sürekli değişiyor.

Öncelikle şunu belirtmekte fayda görüyorum. Şiddetin her türlüsüne, kimden ve nereden gelirse gelsin, karşı bir insanım.

Bu konuda daha önceleri de yazdım.  Son zamanlarda ülkemizde cereyan eden olayların tamamen halkımızı sindirmeye yönelik, devleti acze düşürmek, hükümeti beceriksiz göstermek hepsinden önemlisi de bu cennet vatanımıza kastetmek isteyenlerin oyunu olduğu gün gibi ortada.

Burada hükümetten veya güvenlik güçlerimizden ziyade iş öncelikle bu ülkede yaşayan, bu ülkenin ekmeğini yiyen, suyunu içen havası soluyan halka iş düşüyor.

Güvenlik güçlerimiz elbette ki görevleri başındadır. Onların görevi bu ülkeyi iç ve dış tehdide karşı korumaktır. Dış tehditler bellidir ama iç tehdit konusunda halkımız biraz daha duyarlı olursa, bu ülkenin huzurunu bozmaya çalışan gruplara veya insanlara karşı bilinçli davranırsa, biraz olsun sorunun azalacağı kanaatindeyim.

Yaşadığı şehirde, ilçede, köyde kasabada, kanuna aykırı diğer bir ifade ile illegal işlerle uğraşan insanları gördüğünde güvenlik güçlerini haberdar etmeyenler de en az o illegal durumda olanlar kadar zarar vermektedir bu ülkeye.

Böyle bir durumu, ajanlık, muhbirlik olarak algılamak tamamen yanlış bir düşüncedir. Ajanlık veya muhbirlik,  bilgi, belge veya başka bir şeyi bir para veya menfaat karşılığı karşı tarafa vermektir. Burada güvenlik güçlerine yapılacak ihbarlar veya verilecek bilgiler tamamen ülkemizin ve milletimizin huzuru ve devletimizin bekası içindir.

Bizler belli yaşlara gelmiş insanlarız ama ya geride kalan çocuklarımız, torunlarımız? Onların önünde daha uzun nice yıllar var. Biz bu ülkeyi atalarımızdan miras almadık, gelecek nesillere devretmek için emanet aldık.

Atalarımızın canları pahasına savunduğu ve bizlere vatan olarak bıraktığı bu toprakları bizler de gelecek nesillere bırakmak zorundayız.

Bu duygu ve düşünceler içerisinde bir kere daha sesleniyorum: Bu ülkenin geleceğini karartmaya göz diken, illegal grup veya kişilere asla müsaade etmeyin. Sizler müdahale edemezseniz de en yakındaki güvenlik güçlerini haberdar edin, onlar gerekeni yaparlar.

Şunu asla ve asla unutmayın: Başka yaşanacak yer yok ve başka Türkiye de yok…