Genel seçimlere aylar kala aday adayları kapı kapı dolaşırken, siyasi partiler de temayüller, mülakatlar, halk oylaması gibi işlerle uğraşıyorlar.
Ülkemizde siyasetin gelişmesi açısından bu yapılanları doğru buluyorum, ama genel merkez fonksiyonunun da unutulmamasını istiyorum.
Geçmiş dönemlerde delegelerin oy verip birinci sırada yer alan bazı aday adayları vardı ki –hatta en yakın rakibine 250 oy fark atarak- sıralamada listeye bile girememişlerdi.
Benim anlamadığım bir şey var: Genel merkezler delegelere soruyorlar, halk oylaması yapıyorlar, sivil toplum kuruluşlarının fikrini de alıyorlar ama önünüze gelen listeye baktığınızda pekte umduğunuzu bulamıyorsunuz.
Tanıdığınız, bildiğiniz, yolları, caddeleri aşındıran aday adayı listeye bile giremiyor. Bu durumda insanların kafasında soru işareti uyandırıyor.
***
Bazı aday adaylarının seçim sloganlarına takıldım. Bunu da irdelemek istiyorum:
Öncelikle şu durumu izah etmek istiyorum; Burada amacım birilerini eleştirmek, kırmak dökmek değil. Daha güzele, daha iyiye nasıl ulaşmak ve halkımıza ne verebilmek yönüyle ele alıyorum konuyu.
Burada slogan yazarak hiçbir kimsenin hedef olmasına veya hedefi olmaya niyetim yok.
Esas dikkat çekmek istediğim, aday adayları hep bireysel ve yüzeysel sloganlarla çıkmışlar. Bir tanesi de bu memleketin ve bu memlekette yaşayan insanların sorunlarını irdeleyici bir sloganla çıkmamışlar. Yüzde 90’ı genel merkezin hoşuna gideceğini umduğu, yüzeysel ifadeler kullanmışlar.
Sayın aday adayları neden bu memleketin sorunlarını dile getirme veya çözme adına bir sloganla çıkmadınız halkın karşısına?
‘Trafiğe neşter vurmak için geliyorum’, ‘Eğitimi Masaya yatıracağım’, Kahramanmaraş’ı Çıkmaz Sokaktan Kurtaracağım’ ‘Yolların kısalması için mücadele edeceğim’ gibi halkın yaşadığı sorunlara çözüm üretmek adına bir şeyler yazmadınız?
***
Burada bir iki kelam da Kahramanmaraş’ın kahraman halkına seslenmek istiyorum.
Oyunuzu şu veya bu partiye verin demeyeceğim. Herkesin kendine özgü bir düşüncesi ve hür vicdanı var.
Ancak oy verirken iki kere düşünmenizi rica edeceğim.
Birincisi senin bireysel olarak yaşadığın sıkıntıların, sorunların, zorlukların ne olduğuna dikkat et.
İkincisi ise senden sonra gelecek olan çocukların ve torunlarının geleceğini düşünerek hareket et.
Bu ülke bizim ve gideceğimiz başka bir ülke, başka bir şehir de yok.